Destek talebi bir eşten gelse dahi danışmanlık hizmetimizin her iki eşin de katılım sağlamasıyla olabileceğini bilerek hareket etmenizi rica ediyoruz. Tek taraflı bir yaklaşım beraberinde yanlış anlamaları ve buna paralel olumsuz sonuçları getirebilmektedir ki böyle bir şeyin olması yaptığımız iş ile taban tabana zıt.
Eşlerden biri ya da her ikisi de “Evliliğim de eksik bir şey var!” ya da benzeri bir soruyu kendine soruyorsa ve cevabını alamıyorsa. Zaman içerisinde bu aksaklıktan dolayı karşılarındaki kişiyi sorumlu tutmaya başlayabilmektedir. Yani, “Benim hayatındaki, ilişkimdeki eksiklik eşimin yaklaşımları, bana davranışı, şu veya bu hareketi.” şeklinde düşünerek muhatap oldukları aksaklıktan dolayı eşlerini sorumlu tutan birtakım düşünceler geliştirebilmektedir.
Her evlilik içerisinde kadın ya da erkek her iki tarafın da zaman zaman aklından geçen bir sorudur bu. Bana göre bir ilişkide bu soruyu kişi kendine soruyorsa veya bunu düşünüyorsa bu evlilik kötüye gidiyor anlamına gelmemektedir fakat birtakım aksaklıkların olabileceğinin sinyalidir.
Bu da kişide zamanla pasif agresyon hatta daha da ilerleyerek agresif tavırlara sebebiyet verebilir çünkü cevaplanamayan sorular zamanla zihinde negatif bir doluluk yaratarak depresyon halleri, kişinin istediği gibi bir hayatı yaşayamadığı şeklinde bir algı oluşmasını sağlayabilir.
Bu noktada sorunumuz kişilerin hissettiği bu aksaklığı, eksikliği, sorunları kendi başlarına aşabilecekleri düşüncesine kapılmalarıdır. Evet, temelde uyumlu bir ilişkiniz varsa karşınızdaki insana birtakım aksaklıkları paylaştığınız zaman o da sizinle uyumlu bir şekilde o aksaklığı telafi etmek istiyorsa oluşan sorunu tabii ki çözebilirsiniz fakat ilişkiniz uyumlu değilse, karşınızdaki kişi size daha az toleranslı hale geldiyse işte bu noktada beraber hareket ederek bir şeyleri aşma imkânınız zayıflamaktadır. Böyle bir durumda işler daha kötüye gitmeden tavsiyem, ilişkilerde bir şeyleri her iki tarafın da görebilmesini sağlayacak profesyonel bir dengeleyici unsuru ilişkiniz içerisine dahil etmenizdir.
Bizim yaptığımız çalışmayı tam olarak şöyle aktarabilirim!
Evliliklerde ufak tefek veya büyük sorunlar oluşmaya başladığı zaman “Belki uç noktada bir benzetme olacak ama!” zaman zaman iş bir boks maçına dönüşmektedir fakat bu noktada bir sıkıntı vardır çünkü bu maçın bir hakemi yoktur ve iki kişi ringde baş başadır. Siz de takdir edersiniz ki iki kişi eğer ringde ise ve ortada bir hakem yoksa oldukça tatsız sonuçlar doğurabilecek durumlar oluşabilmektedir. İşte biz bu tatsız maçı kişiler birbirine zarar vermeden ya da ufak tefek hasarlarla kurtulabilmeleri için zaman zaman devreye giren bir hakem gibiyiz.
Konunun daha kolay anlaşılabilmesi için kabaca aktardım fakat tabii ki biz ilişkiye direkt olarak dahil olan insanlar değiliz. Bizim dahil olma şeklimiz her iki tarafı dinleyerek onların birbirlerini anlamasını sağlayan birtakım egzersizler yaparak. Birbirlerine söyleyemedikleri birtakım şeyleri bizim vesilenizle aktarmalarını sağlayarak. İlişkilerin, evliliklerin mümkün olduğu kadar düzene girmesi adına bir arabulucu olmaktayız.
Şunu da belirtmekte fayda var! Her iki tarafın rızasıyla veyahut da bir tarafın ısrarlı isteğiyle evliliğin devam etmemesi gibi bir talep varsa tabii ki tatsız bir konu olsa da gelişmelere göre değerlendirmeye alıyoruz.
Eşler beraberce bir ilişkiyi yürütmek istiyorlarsa bu karşılıklı rıza ve belirgin bir çabayla olabilmektedir. Çaba kısmının özellikle altını çizmek isterim çünkü ilişkiyi yürütmek adına sadece bir taraf çaba göstermiyorsa oluşan bu iklim aslında diğer taraf için oldukça büyük bir yüktür. Böyle bir yükle insanlar yaşamalı mı? Bu ayrı bir soru olarak derin gözlemlerle değerlendirmesi gereken, anlaşılması süreç gerektiren bir durumdur.
Sonuç olarak, bizim yaptığımız çalışma bir evliliğin ne şekilde devam etmesi gerektiğini kişilere telkin etmek asla değildir. Yaptığımız çalışma daha çok her iki tarafın birbirine daha fazla hasar vermesini engellemeye çalışarak her iki tarafın da birbirini anlamasını sağlamaya çalışmaktır.
Unutmamalıyız bir evliliği uyumsuz bir şekilde sonlandırmak sadece bir eşi kaybetmek değildir bir dostu da hayatınızdan silmektir. Belki ilk zamanlar “Aman kardeşim onun dostluğu olmaz olsun!” diye düşüneceğinizi zannedebilirsiniz fakat ilerleyen zamanlarda belki de böyle bir dosta ihtiyacınız olabilir.
Evet, evlilik konusu oldukça kapsamlı ve içinde labirentler, girdaplar bulunan bir duygusal yapıdır. Elimden geldiğince ne yapabileceğimizi, beraberce nasıl çalışabileceğimizi, sizden beklediklerimiz aktarmaya çalıştım.
Tüm samimiyetimle, umarım bize hiç ihtiyacınız olmaz ve evliliğiniz gayet uyumlu, mutlu şekilde devam eder.
Sağlıcakla kalın...
Alparslan Varer
info@alparslanvarer.com
